Vanessa Rose Zarphandi 3.Sınıf~Dhampir
Rp Yaşı : 16 Mesaj Sayısı : 16 Kayıt tarihi : 20/01/10 Nerden : Rennes/Fransa
Rol Puanı Ro Gücü: (82/100)
| Konu: Vanessa Rose Zarphandi Perş. Ocak 21, 2010 6:46 pm | |
| SON MU BAŞLANGIÇ MI? Lilith,Lamiai,Dracula,Vanessa! Sürpriz, gerçeğe hoşgeldiniz. Eski vampir efsanelerinin tüm bu korkunç kahramanlarının yanında gerçek bir vampir olmak sıkıcı bir durumdu. Üstelik de ben tam on üç yıl -ki bu hayatımın tamamı demekti- tüm bunların deli saçması olduğunu düşünen insanlar arasında yaşamıştım. Hayır, elbette ki bir Moroi - ya da her neyse işte- olduğumun farkındaydım. Ve bu farkındalığı acı bir tecrübe sonucu kazanmıştım. Moroilerin herhangi bir besleyiciden kan almalarını sağlayan sivri ve uzun dişleri vardır. Evet, ne yazık ki bu vampir klişesi doğru. Ne trajik ama! Bir Moroi belli bir yaşa gelinceye kadar bu dişler kendilerini belli etmezler. Belli bir yaşa gelindiğinde de sivrileşip uzamaya başlarlar.Bir çeşit adaptasyon. Yani demek istediğim beynim çevremdekiler tarafından bir Moroi olduğum konusunda şartlandırılmamış olsaydı bu dişler hiç ortaya çıkmayabilirdi de. Ergenlik gibi bir şey bu. Kaçınılmaz acı bir tecrübe. En azından insanlar arasnda yaşayan bir Moroi için... Altı yaşında olmalıydım. Kreşte öğle yemeği zamanıydı ve ben tostun içindeki erimiş kaşar peyniriyle savaşıyordum. Dünya'nın etrafını iki defa dolaşamaya yetecek uzunluktaki erimiş peyniri dişlerimle tosttan ayırmaya çalışırken yanlışlıkla dilimi ısırdım. Ağzımda patlayan acıyla birlikte yoğun bir sıvıyı dilimde hissettim. Ve hiç düşünmeden onu yuttum. Bir yanım acıyla inlerken diğer yanım daha çok akmasını istiyor gibiydi. Lavaboya koştum ve nihayet bilmem kaçıncı defadır ağzıma dolan kanı tükürmeyi başardım.Dilime bakmak için ağzımı açtığımda gördüm onları. Normalden sivri ve birkaç milimetre uzundular. .Ani bir şokla sarsılarak geri çekildim.Olayın devamında eve ağlayarak gittiğimi hatırlıyorum ve büyükannemin beni kapıda karşıladığını. Çikolatalı kurabilelerinin bile beni teselli etmeye yemediğini de...Bir süre onunla konuşmadığımı da hatırlıyorum. Çünkü ihanete uğradığımı hisstemiştim.Birileri bana farklı olduğumu analatmıştıama uzun ve sivri dişlerden bahseden olmamıştı. Onunla konuşmamıştım çünkü o hayatta güvenebileceğim tek insandı. Hayatımdaki tek kadındı aynı zamanda. Onu model alarak büyüyecektim ve ihanetini içime sindiremiyordum. Altı yaşındaki bir çocuğun düşünebileceği türden şeylerdi bunlar. Ve evet, benim bir annem yoktu. Ben dünyaya gelirken o ölmüştü. Çok ağır bir bunalım geçirmişti ve ben doarken o, o, bir Strigoi'ye dönüşmek üzereydi. Hayır, bu bir şaka değil. O değişim geçirirken doğmuştum ve değişimi yarıda kaldığı için ölmüştü. O değişirken ben ani bir mutasyon geçirmiştim ve sanırım bu paniklemesine neden olmuştu. Bir Strigoi'ye bile dönüşecek olsa yavrusuydum ben onun... Bu panikle doğmuştum, doğduğumda yedi buçuk aylıktım. Bir takım Strigoi özellikleri taşıyordum üzerimd. Ama bunlar fiz,ksel özellikler değildi. Çünkü değişim beyinde başlardı. Değişecek olanın değişime inanmasıyla... Hemen ardından Strigoilere özgü bir güç gelirdi. Değişimin yıkımına ve yıpratmasına karşı koymak için gerekliydi bu. Ben bu aşamada doğmuştum ve gücün bir kısmınıyanmda getirmiştim. Fiziksel olarak bir Moroi'den farklıydım.İçsel güç olarak da öyle. Bu özelliklerim bir "Dhampir" olan babama benzerdi -evet Moroi klişesinin aksine Dhampir olan babamdı- standart bir Moroi kızına göre daha uzundum, koyu tenliydim ve hızlıydım. Ama büyü kullanabiliyordum. Henüz uzmanlaşmamış olsam da ufak büyüler yapabiliyordum. Bir Dhampir gibi görünüyordum ama Moroiydim. Moroiler "AA" gen yapısına sahip olurlardı. Dhampirler de "Aa" bir Dhampir ve Moroi'nin evliliğinden doğacak çocuklar yüzde ellilik bir ihtimalle Moroi veya Dhampir olurlardı. Bir Moroi ve bir insanın evliliğinden doğan çocuklar ise asla Moroi olmazlardı. Daima Dhampir olurlardı. Fiziksel özellikleri de ona göre şekillenirdi ama ben böyle değildim. Ben başlı başına bir mutasyondum zaten. Narin bir Moroi, güçlü bir Dhampir ya da güçlü bir Strigoi olabilirdim -her ne kadar son ihtimalden hoşlanmasam da olasıydı bu- bir Dhampir ve bir Moroi'nin Strigoi kızı... Düşümncesi bile midemi bulandırmaya yetiyourdu. Babam, annemin yasını uzun süre tutmuş, sonra da unutmak için eski günlerde olduğu gibi uzaktaki bir akademide gardiyanlık yapmaya başlamıştı. İşte bu yüzden beni büyükannem büyütmüştü. Beni bu yaşıma kadar getirmşti. On altı yaşına geldiğimde hala uzmanlaşmamış olduğumu farkediip telaşa kapılmıştı. Anneme olanın bana da olmasından korkuyordu -annem de uzmanlaşmaıştı ama nedenini bilmiyorduk ve büyükannem onun ölümünü uzmanlaşmaış olmasına bağlardı- ve benim bu halimin de akademik eğitim eksikliğinden kaynaklandığına hükmetmişti. Beni akademiye gönderme kararı aldı ve bu kararını babama kısa bir mektupla bildirdi. Babamın dabuna itirazı olmadı çünkü akademiler bir vampir için en güvenli yerlerdi. Sonuç olarak fikrim bile sorulamadan hayatıma yön verilmişti. Hafif bir sarsıntı beni düşüncelerimden ayırdı. Başımı sola çevirip arabanın camından dışarıya baktım. Fikrim bile sorulmadan hayatıma yön verilmişti ve şimdi bu eski taş binanın önündeydim. Büyükannem arkasını dönüp bana baktı ve: -Hadi tatlım, dedi. -Burası senin yeni okulun. Eminim senin için yepyeni bir başlangıç olacak burası. Tüm bu cümleleri cesaret verici bir gülümsemeyle sarfediyorfu ama samimiyetinden şüpheliydim. Ne var ki, daha ilk günden onu üzmek ve ne kadar uyumsuz bir kız olduğumu göstermemek için arabadan uslu bir pozla indim. Kapıda bizi iki gardiyan karşıladı. İkisi de uzun boylu ve iri yapılıydılar. Gardiyanlardan biri sarışın ve mavi gözlüydü. Diğeri ise açık tenli ve kumral saçları gözlerinin üzerine düşüyordu. Gardiyanalar büyükannemin önünde hafifçe eğilerek onu selamladılar.Sarışın olanı büyükanneme bakarak: -Hoşgeldiniz majesteleri, dedi. Öyle ya büyükannem bir zamanlar bir Moroi prensesiydi. Fakat ben insanlar arasında yaşamayı tercih ettiği için gözden düştüğünü düşünmüştüm hep. Büyükannem bu saygı gösterisine nazik bir biçimde karşılık verdi ve gardiyanlar eşliğinde ana kapıdan içeri girdik. Akademinin iki tarafında öbek öbek yemyeşil çalılıklar vardı ve çalılıkların ilerisinde havuzlar bulunuyordu. Ortada Akademi'ye giden mermer bir yol uzanıyordu. Bina gerçekten çok eskiydi. Döt bir yanı kesme taştan eski tarzda inşa edilmiş kulelerle çevriliydi ve ana bina da kesme taştandı. Pencereler büyüktü ve işlemeli demir parmaklıklarla kapatılmıştı. Ürkütücü ve gizemli bir havası vardı yeni okulumun. Bana Dracula'nın şatosunu anımsatıyordu. Gözümdeki okul algısı bu taş binaya bakarken tamamen değişmişti. Ya bu kulelere hapsolacaktım ya da onların prensesi olacaktım. Ne var ki, ikisini de olmak istediğimden emin değildim. Yine ortada kalacaktım Bu yepyeni bir başlangıç mıydı? Hayır tabii ki. Ah! Tanrım bu katıksız bir kabustu. Bu benim sonumdu!
En son Vanessa Rose Zarphandi tarafından C.tesi Şub. 27, 2010 6:34 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi | |
|
Vanessa Rose Zarphandi 3.Sınıf~Dhampir
Rp Yaşı : 16 Mesaj Sayısı : 16 Kayıt tarihi : 20/01/10 Nerden : Rennes/Fransa
Rol Puanı Ro Gücü: (82/100)
| Konu: Geri: Vanessa Rose Zarphandi Cuma Ocak 22, 2010 2:30 pm | |
| DAHA KATLANILABİLİR BİR GÜN: Sonuma bakakaldığımı gören büyükannem "senbenimhayatımdakiherşeysin" pozuyla gülümsedi. Kulağıma: - Söz veriyorum, diye fısıldadı. - Her şey daha iyi olacak. Gülümsemesi cesaretimi biraz olsun yerine getiriyordu. Bu yüzdenayaklarıma "ileri!" komutunu verdim. Akademi'ye uzanan mermer yolun sonunda büyük ve kanatlı bir kapı vardı. İsminin Manuel olduğunu öğrendiğim sarışın gardiyan eliyla sağ kanadın iç kısmında uzanan koridoru işaret ederek: - Buradan lütfen dedi. - Müdür Bayan Strange sizinle görüşmek istiyor. Bu ismi duyduğumda elimde olmadan gülümsedim. Çünkü "strange" kelimesi İngilizce'de acayip, tuhaf gibi anlamlara geliyordu. Biraz sonra buismin sahibiyle ne kadar uyumlu olduğunu farkettiğimde, bu glümseme acı bir bükülüşe dönüşecekti dudaklarımda. Koridorun sonundaki demir kapıya ulaştığımızda Manuel kapıyı tıklatarak: - Bayan Strange, diye seslendi. - İçeriden ilk duyduğunuzda bir bayana ait olduğunda şüphe duyabileceğiniz kalınlıkta bir ses: - Giriniz, dedi buyurgan bir tonla. Kapı açılır açılmaz onu tam karşımda buldum. Sivri bir çene -öyle sivriydi ki çenesi yüzünün ters bir üçgen gibi görünmesine neden oluyordu- sivrilikte çeneyle yarışan bir burun,çekik, koyu kahverengi gözler, arkadan sıkı bir topuzla toplanmış kuzguni saçlar, hepsini tamamlayan altın çerçeveli bir gözlük. İşte böyle bir görüntüsüvardı bayan Strange'in. Karşısında bizi görür görmez ince dudakları bir "o" biçimi aldı ve çekik gözleri iyice kısıldı. Büyükanneme dönerek alaycı bir tonla: - Ah! Sevgili Lilian, seni tekra görmek ne güzel! dedi. - Görüşmeyeli uzun yıllar oldu. Yanılmıyorsam sen, kızın ve damadınla Akademi'yi terkettiğinden beri görüşmüyoruz? | |
|
Vanessa Rose Zarphandi 3.Sınıf~Dhampir
Rp Yaşı : 16 Mesaj Sayısı : 16 Kayıt tarihi : 20/01/10 Nerden : Rennes/Fransa
Rol Puanı Ro Gücü: (82/100)
| Konu: Geri: Vanessa Rose Zarphandi C.tesi Ocak 30, 2010 8:31 pm | |
| DEVAMI:- Evet sevgili Jane, diye onayladı büyükannem sabırla:- Ben de seni tekrar gördüğüme sevindim.- Ah, evet tabii! dedi Bayan Strange byükannemin sözün keserek:- Öyleyse bu dönüş iyi bir sebebe dayanıyordur. Yanılıyor muyum?Ve aceleci bir tavırla kendi sorusunu kendisi cevapladı:- Elbette! Pekala mesele nedir?Strange ,nihayet, susmayı becerdiğinde büyükannem ağır ağır:- Evet Jane, elbette fakat bu sebebi benden iyi biliyor olmalısınız, dedi. Hala vakarını koruyabiliyor olmasına şaşımıştm zira onun yerinde ben olsaydım şu anda Strange'e köprüyor olurdum.- Elbette biliyorum! dedi müdire ukala bir tavırla: Yalnızca açıklamak isteyebileceğinizi düşündüm.Sonra durup derin bir meseleyi düşünüyormuş gibi gözlerini tavana dikti ve ağır ağır:- Hmmm... neydi mesele? Sanırım torununuzun Akademi'ye kabul edilmesini istiyorsunuz. Peki ne yapmaya çalışıyorsunuz?- Efendim?Büyükannem şaşırmıştı çünkü anlamsız bir soruydu bu. büyükannem sabırla | |
|
Vanessa Rose Zarphandi 3.Sınıf~Dhampir
Rp Yaşı : 16 Mesaj Sayısı : 16 Kayıt tarihi : 20/01/10 Nerden : Rennes/Fransa
Rol Puanı Ro Gücü: (82/100)
| Konu: Geri: Vanessa Rose Zarphandi Cuma Şub. 26, 2010 5:51 pm | |
| Uzun süredir RP'ler kontrol edilmiyor? | |
|