Gökyüzünü oluşturan yıldızlar minik kar taneciklerini anımsatıyordu adeta.Sapsarı saçlı ve bir meleği andıran güzellikteki zarif genç kız bankta oturuyordu.Üzerinde sade bir ceket ve jean bulunuyordu.Bu sıradan giysiler bile tanrıça gibi gözükmeme yetiyor, diye düşündü kendini beğenmiş bir şekilde.Ne de olsa bir vampirdi.Yıldızlara baktı.Onun için yıldızlar ruhunu anımsatıyordu.Kaybetmiş ruhunu...Çok güzel ve parlaktı.Aynı zamanda uzak ve tehlikeliydi.Bir iç geçirerek gözleriyle etrafı taradı.Burayı özlemişti.2003'de annesi ve babası öldüğünden beri gelmemişti.Gerçi burada kalmasının nedenide yurda dönmek istememesiydi.Daha reşit olmasına 2 yıl için onu bırakmamıştı yurt.Alında bir vampir olduğu için kaçabilirdi ama insanlarla yakınlaşmak istiyordu. Kış tatilinin ortasındaydı, New York.Buraya gelmek istediği zaman tek başına gitmesine izin vermemişti yurt.Bu yüzden umrunda bile olmayan halasının evine bir kaç günlüğüne gelmişti.Sadece eski evini görmek için...
Juliétté sapsarı saçlarını düzelterek ayağa kalktı.Canı sıkılmıştı açıkcası.Tamam burayı özlemişti ama biraz eğlenmesi gerektiğini biliyordu.Issız karanlıkta caddeye doğru yürümeye başladı tanıdık birini görmemeyi umarak.Aptal halasının şu an nerde olduğundan emin değildi ama başı boş gezinmek onun kokoş kurallarına aykırı birşeydi.Etrafını süzerek yavaşça yürümeye devam etti.Ana cadde insanlarla doluydu.Herkes barlara,diskolara yer arıyordu.Her türlü müzik sesi birbirine karışırken Juliétté'de sessiz olduğunu düşündüğü döküntü bir bara girdi.İçerisi düşündüğü gibi sessizdi.Gıcırtılı kapıyı kapattı ve bar sandalyelerinden birine oturdu.Barmene ''Bir votka lütfen.'' dedi sessizce.Barmen genç kızı baştan aağı süzdü ve kötü çocuklara yakışır bir şekilde gülümsedi. ''Tabii hemen bayan.Kaç yaşındasınız?'' dedi sesini etkileyici çıkarmaya çalışarak.Açıkcası çaba sarfetmesine rağmen Juliétté'yi hiç etkilememişti.Onunla biraz eğlenebilirim, diye düşündü. ''19 yaşındayım.Bir sorun mu var?'' dedi bir yandan da ceketinin fermuarını açtı.Göğüs dekoltesi ortaya çıkmıştı.Juliétté bir sürtük değildi ama az da olsa eğlenmek istiyordu bu aptal genç çocukla.Kusursuz vicududa yapmak istedikleri için yeter de artardı bile.Çocuk ona gözlerini kocaman açarak baktı.Sonra aptal bir gülümsemeyle ''Hayır yok bayan.İçkinizi hemen getiriyorum.'' dedi hala güzel kızın dekoltesine bakarak.
Juliétté gülümsedi.İnsanların içi boş kabuklardan başka birşey olduğunu düşünmüyordu.Kafaları tek birşeye çalışırdı.Seks ve para...Genç adam içkisini getirdi. ''Başka bir isteğiniz var mı?'' diye sordu iştahla.Juliétté ''Ah hayır.Teşekkürler.Bir isteğim olursa çağırırım.'' dedi baştan çıkaran bir sesle.Göz kırptı.Genç adam zar zorda olsa arkasını dönerek içkileri karıştırma işine devam etti.Juliétté sessizce kıkırdadı.Aslında çocuğa acımıştı.Başına neler geleceğini daha bilmiyordu....
Bardan dışarı baktı.Kimsecikler yoktu nerdeyse.Herkes diskolara doluşmuştu.Juliétté bu fırsattan yararlanıp sinsice gülümsedi.Avlanmadığı için gerçekten çok vahşileşiyordu.Barın arkasına genç çocuğun yanına gitti. ''Imm...Demek sen burda çalışıyorsun?'' dedi.Saçma bir cümleydi ama bilerek böyle konuşmuştu.Masum güzel kız görüntüsünü bozmamak için.Genç oğlan ona baktı.Etkilenmişe benziyordu. ''Evet bayan.Siz çalışıyor musunuz?'' dedi sesi titreyerek.Juliétté oğlanın kalp atışlarını hissedebiliyordu.Bu duyguyu yaşamayalı çok olmuştu.Zevkle titredi. ''Evet.Çalışıyorum.Serbest meslek.'' diye çocuğa cevap verdi.Aslında yalan da sayılmazdı. ''Ama çok yalnızım.Buraya yeni taşındım.Bana bi ara etrafı göstermek ister misin?'' dedi masumca.Çocuk hipnotize olmuş gibiydi. ''Ee..Evet.Tabi.'' dedi kekeleyerek.Juliétté elini genç çocuğun omzuna koydu.Çocuk kendine geldi. ''Bunu burda..'' dedi ama Juliétté lafını kesti. ''Şşşşş....Sadece kendini bana bırak..'' dedi baştan çıkarıcı bir sesle ve çocuğun dudaklarına yapıştı.Çocuğun dudakları bira tadındaydı.Uzunca bir süre öpüştükten sonra Juliétté'nin dudakları oğlanın boynuna kaydı.Köpek dişerinin uzadığını hissediyordu.Artık duramazdı.Dişerini çıkarttı ve tam olarak çocuğun şah damarına batırdı.Çocuğun acı inlemesini duydu.Boynunu emerek lezzetli ve kusursuz sıvının boğazından geçmesine izin verdi.Onun kanıyla birlikte ruhunu da emdiğini hissediyordu.Çocuk tükendiğinde son nefesini vermesini izledi.Adını bile daha bilmediği çocuğun cesetini yere bir çöp parçasıymış gibi attı ve barın kapısına doğru bir adım atarak nedenini bilmediği bir şekilde güldü.
Not:Bu başka bir Rpg sitesinde yaptığım başka bir Rp'dir.