Vampir Akademisi RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Vampirlerin Yetiştirildiği, Harika ve Büyüleyici Bir Okul
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Manon DapHné ~

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Manon Daphné MéLanié

Manon Daphné MéLanié


Gardiyanı|Moroisi : 7. sınıfı bekLe
Özel Yetenek : o da ne? Yeniyo mu?
Rp Yaşı : 17
Mesaj Sayısı : 2
Kayıt tarihi : 13/03/10
Yaş : 30
Nerden : İbLisLerin oRdan (=

Manon DapHné ~ Empty
MesajKonu: Manon DapHné ~   Manon DapHné ~ I_icon_minitimeC.tesi Mart 13, 2010 5:38 pm

Salonda öylece
dikilmiş annemin her akşam ki nutuğunu dinliyormuş gibi görünüyordum.
Karşımdaki perdeyi incelemeye başladım.Yere kadar inen perdenin
üzerinde mobilyaların ve halının renk tonlarında -sarı, krem,
kahverengi- desenler ve küçük pullar vardı. Nutuğun bittiğini anladım.
İçimden annemi taklit ederek
''Şimdi odana git'' diye geçirdiğim sırada annem:



Şimdi odana git, dedi.
Yine doğru tahmin ettiğimi duyunca hafifce gülümsedim.Koridora
girip kapıyı kapattım. Nedense bu koridoru hiç sevmiyordum. Sağ tarafta
annem ve babamın, sol tarafta benim odamın kapısı ortada ise salon
kapısı vardı. Yerdeki gri halı dışında hiç eşya yoktu. Koridorun
ışığını kapatıp odama girdim. Odamda ki tek ışık pencereden sızan ay
ışığıydı. Storları kapatarak odamın tamamen karanlık olmasını
sağladıktan sonra Yatağımın üzerine oturdum. Karanlığı seviyordum.
Huzur veriyordu. Yorgun bir şekilde iç çekip halımı incelemeye
başladım. Siyah simli tüylerin arasına rastgele dağıtılmış beyaz daire
şeklinde tüyler vardı. Siyah ve beyazı her zaman çok yakıştırmışımdır.
Aynı zamanda hem zıt hem de uyumlular.


Tam
sakinleşmişken salondan futbol spikerinin sesi geldi. İnsanlar nasıl bu
kadar düşüncesiz olabiliyorlardı? Uyuyor olma ihtimalimi hiç
düşünmemişler miydi? Yüksek sesle televizyon izleyince ellerine ne
geçiyordu acaba?
''Bu evi hatta bu ülkeyi terk
etmeli beni rahatsız edemeyecekleri bir yere gitmeliyim'' diye düşündüm. Birden çalışma masamdaki kağıtlar uçuştu. ''Pencere mi açıldı?'' diye
mırıldanıp pencereyi kontrol ettim ama kapalıydı. Odamın birden birkaç
derece birden soğuduğunu hissettim. Yastığımı kaldırıp altındaki bıçağı
kılıfından çıkardım. Annem yastığımın altında bıçak olduğunu bilse
benim deli olduğumu düşünürdü. Gerçi şimdi de öyle düşünüyor çünkü
doğaüstü şeylere hep ilgim olmuştu. Gözlerimle bütün odayı taradım.
Kitaplığımın gölgesinde bir hareketlilik vardı. Bıçağı oraya doğru
yönelterek ayağa kalktım. Kitaplıkla aramda sadece birkaç adım vardı. Gölge hızla üzerime doğru geldi. Gerisini hatırlamıyorum.


Kendime
geldiğimde bir odada dore renkte deri bir koltukta yatıyordum. Yavaşça
doğruldum. Başım feci halde ağrıyordu. Yanımda orta çağdan kalma gibi
görünen şık bir yatak duruyordu. Tam karşımda yine aynı zamandan gibi
görünen dolap ve boy aynası vardı. Bu ev her kiminse orta çağ modasını
sevdiği belliydi. Ayağa kalkıp aynaya doğru yaklaştım. Aynada aynı
benim gibi sarışın beyaz tenli bir kız duruyordu. Üzerinde siyah uzun saten bir elbise vardı.
''Bir dakika! Bu zaten benim. Ama benim böyle bir elbisem yok ki.'' diye düşündüm. Acilen
buradan kurtulup neler olduğunu anlamam gerekiyordu. Acaba ne kadar
baygın kalmıştım? Aynaya birkez daha baktım. Dracula filmindeki Mina'ya
benzemiştim.
''Mina'nın sarışın hali.'' diye mırıldandım. Kapıyı
açıp koridora çıktım. Anlaşılan burası birkaç katlıydı. Ben ikinci
katta olmalıydım. Aşağıya inen merdivenlere yöneldim. Merdivenler
filmlerdeki şatoların merdivenlerine benziyordu.
''Hangi psikopat evini bu hale getirmiş olabilir?
'' diye düşündüm.

Burası en alt kat olmalıydı. Koridor ile bekleme salonu arasında birşeye benziyordu. Birkaç
deri koltuk tahta bir sehpa ve tablolar vardı. Tam karşımda duvarda
çapraz şeklinde asılmış iki kılıç duruyordu. İhtiyacım olabilir
düşüncesiyle birini almak için uzandığım anda bileğimdeki izi fark
ettim. Kılıcı aldım ve bileğime baktım. Bileğimi saran değişik desenler
vardı. Bu da nereden çıkmıştı? Bunu daha sonra düşünmeye karar verdim
ve ilk kapıya doğru yöneldim. Odada toplam dört kapı vardı ve biri
mutlaka çıkış kapısı olmalıydı. Tek tek denemekten başka çarem yoktu.



İlk kapıyı açtığımda karşımda uzun tahta bir masa ve yaklaşık on tane
deri sandalye duruyordu. Masanın üstü çeşit çeşit yemeklerle doluydu.
Karnımın çok aç olduğunu fark ettim ama bunun için zaman yoktu. Bütün
bunların bir rüya olmasını dileyerek kapıyı kapatıp diğerine yöneldim.
İçeriden sesler geliyordu. Biran için ne kadar saçma olsada
Zamanda yolculuk yapmış olabilirmiyim? diye düşündüm.
Bu
kapıyı açmadan üçüncü kapıya geçtim. Üçün kapıyı açınca rahatladığımı
hissettim. Bir bahçaya açılıyordu. Hızlı adımlarla bahçeden çıktım.
Bahçenin sonunda birkaç kişi bekliyordu. Onlara görünmeden bir sokağa
girdim. Koşmaya başladım. Daha önce hiç görmediğim sokakta öylece
koşuyordum. Sokağın iki tarafı tek katlı küçük evlerle sıralıydı.
Geçtiğim yerlerde insanlar geri çekiliyorlardı.


Elbise bacaklarıma dolanarak bana zorluk çıkartıyordu. ''Nolurdu kot ve badi giyseydim?'' diye
düşünürken karşıdan üç kişi bana doğru sert adımlarla gelmeye başladı.
Arkama döndüğümde iki kişi daha durmuş bana bakıyorlardı. Sokağın
ortasında kalakaldım.
İçlerinden
uzun boylu olan -tahminen liderleri- bana doğru yaklaştı. Beni
sakinleştirmeye çalışır gibi bir hali vardı. Birşeyler söyleyerek
bileğimi nazikçe tuttu fakat beynim durmuş gibiydi. Bacaklarım ve
bileklerim artık işlevlerini yapmıyorlardı. Kılıç büyük bir sesle
düştü. Ve bende yere yığıldım.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://summitacademy.dogoo.us
 
Manon DapHné ~
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Vampir Akademisi RPG :: Başlangıç :: RPG Alanı :: Güç Belirleme-
Buraya geçin: