Tek çıkışım karanlıkta yok olmak...diye düşündü.Hızlı adımlarla ilerliyordu.Gökyüzünün muhteşem güzelliğini yeni fark etti.Siyahlığın içinde adeta dans ediyordu yıldızlar.Yıldızlara bakıp ''Bu bir işaret mi ?Yok olmam bu kadar mı doğru''dedi zümrüt yeşili gözleri parlayarak.Gözlerinin yeşili aktı yıldızlara ve bir nehir oluşturdu sanki.Bütün gerçekler yıkandı o nehirde.Sadece birisi kalana kadar: ''Son nefesimde onun adıyla karanlıkta birleşeceğim.'' Padme çok güzel bir kızdı.Kestane kızılı dalgalı saçları, zümrüt yeşili gözleriyle birleşiyordu.Onu her gören içindeki iyiliği ve ötesini görebiliyordu.Bu dünyaya bir görev için gönderildi.Jamie'yi Nathan'dan koruyacaktı.Nathan karanlığın sahibiydi.Uzun yıllar boyunca kimse onun kötülüğüyle baş edemedi.Jamie Nathan 'ın kötülüğüne karşı seçilmiş kişiydi.Padme 'nin önderliğinde Nathan 'ı alt edecekti.Ama Nathan çok büyük bir kehanet yazdı.İkisi birbirlerine aşık olurlarsa Padme onun olacaktı.Ve başarılı olamadılar. Çok büyük bir yanlış yaptılar ,birbirlerine aşık oldular.Yol o kadar sessizdi ki rüzgarın uğultusu adeta bir çığlık gibiydi.Çok az kalmıştı,uçurum gittikçe yaklaşıyordu.Birazdan sonsuza dek ayrı kalacaktı bu dünyadan.Yaşadığı her güzel şeyi aklına getirip gülümseyerek atlayacaktı o uçurumdan.Kehanet gerçekleşiyor...diye düşündü.Aydınlık geceye dönecek.Sessizlik bir çığlık gibi her yeri sararak,İyiliğin kızı;Uçurumda mavinin ışığıyla geceye sahip... Gece mavisi deniz göründü.Pürüzlü kayaların arasında yol aldı.Artık en uçtaydı.Vakit gelmişti,şimdi ölecekti.Ayağını boşluğa uzattı ellerini sanki birini kucaklıyormuş gibi açtı.''Padme!Yapma.''Jamie'nin sesi haykırdı.''jamie''dedi arkasına dönerek.''Bunu yapamazsın.Kendini feda etmeyeceksin!''dedi Jamie.''Niye geldin? Bunu biliyorsun,kehanet bu!Başka yolu yok.'' ''Var! Sen ölemezsin, buna izin vermem...'' '' Tanrı aşkına Jamie. ''diyerek lafını kesti Padme.''Üzgünüm!Ama böyle olmak zorunda.''Uçurumdan biraz uzaklaşmıştı.Jamie'nin gelmesiyle dans eden yıldızlar şimdi ağlıyordu.''Herşey benim yüzümden.Ben olmasaydım kendini feda etmeyecektin.''gözlerinden yaşlar ince ince süzüldü.''Ah! Yapma.Lütfen ağlama.Olanlar için kendini suçlama sakın.Herşeyin sebebi benim,seni koruyamadım.Yenildim bunu sende biliyorsun.'' ''Padme seni se...'' '' Sakın Jamie!Söylediğin takdirde herşey daha da kötü olacak.''dedi Padme.''Seni kaybetmek için çok erken''dedi Jamie. '' Hoşçakal'' dedi ve uçuruma yaklaştı.Korkuyordu,mavi çok yoğundu.Ama Jamie onu kendine çekti.Dudakları birbirlerini buldu.Gözyaşları birbirine karışarak bir çok duyguyla öptüler birbirlerini.Zar zor ayrıldılar.''Çok geç Jamie.Bu bedende olmaz,artık sürem doldu''diye mırıldanıp uçurumda karanlığa karıştı.Öyle bir ışık koptu ki gözleri gör edebilirdi.Yıldızlar ağlıyordu.Bütün gözyaşlar biyerde toplandı.''Jamie''diye mırıldandı bir kız çocuğu.Zümrüt gözleri parlıyordu.Oysa Jamie 'nin tek söyleyebildiği hıçkırıklar eşliğinde ''SENİ SEVİYORUM''oldu.
Sessizlik iyice derinleşmişti.Her yer ; dağ, taş feryat içindeydi.Amacına ulaştı.Onu benden aldı...diye düşünüyordu Jamie.Uçurumun başında kayalıklarda diz çökerek ağlıyordu. Padme öleli birkez olsun başını kaldırmamıştı.Küçük kız onu fark etmesini bekliyordu ama nafile, adeta dünyadan kopmuştu.Sevgisi başarısız olmuştu.Kendi öldürmüştü Padme 'yi.Elleriyle olmayabilir ama onun öfkesine kurban gitmişti.Neden aşık olmuştu ona, bunun yanlış olduğunu onu öldüreceğini biliyordu.Sevdiği birisini korumak için niye vazgeçmemişti ki sevgisinden.Hem şimdi her ikisi birden ölmüştü.Bedenen değil ama ruhum seninle sevgilim...diye düşündü.Tiz bir sesle konuştu Nathan ''Senin gibi bir zavallı da ne buldu anlayamıyorum.''Padme öldüğünde doğan ışıkta ortaya çıkmıştı ama Jamie fark etmemeşti Nathan'ı.Konuşmasına devam etti ''Güçlü kadınlar niye bir acizi sever ki''bu bir soru değildi.Gücünü yitirmiş gibi görünüyordu.Jamie'ye aciz dese bile asıl aciz kendisiydi.Jamie'nin konuşmadığını görünce devam etti.''Sen kazandın.'' ''Neden bahsediyorsun sen ''Jamie bunu tükürür gibi söylemişti.''Sahip olamadım.Pes ediyorum.Kehaneti bozdu.''gerçekten aciz görünüyordu.Bir el hareketiyle geldiği gibi kayboldu.Jamie etrafına baktı,sonsuz boşlukta yok olmak istiyordu.Nathan'ın kelimelerini anlamamıştı bile hiç.Oysa... Yıllar bir kalenin içine kapatılan mahkum gibi geçmiyordu bir türlü.Korkar olmuştu adını anmaya.Canı öyle bir yanıyordu ki bazen alev alacağını düşünüyordu.Ama bir sabah gri renklenmeye başladı.Düştüğü uçurumdan suyun üzerine çıktı sanki.Evet kalbinin büyük bir bölümü kayıptı ve geri gelmeyecekti.Ya da öyle sanıyordu.Leia''Artık eski yok, yaşanmışlık bitti, bedeni soldu.Artık olmaz''diye bilmediği bir şarkı mırıldanıyordu Jamie'nin.O zamandan beri yanındaydı bu küçük kız.Ama birkez olsun konuşmamıştı ya da Jamie hiç duymamıştı.Uzun zamandır birikmiş olan sorular aklına geldi.Kimdi bu kız? Neden onun yanındaydı?O gece nasıl belirmişti birden bire ?Sonra gözlerinin rengini fark etti.Solgun ışıkta parlıyordu zümrüt gözleri.Birini anımsattı bu gözler Jamie'ye.Ama hatırlamıyordu.hatırlamak istemiyordu.Kız ona baktığını görünce şaşkınlık içinde Jamie'ye döndü.''Bana mı bakıyorsun?''dedi Leia.''Gözlerin zümrüt ve saçların...Sen''diye şaşkınlıkla ağzı bir karış açık kaldı.''Ona,Padme'ye benziyorum değil mi?''diye gülümsedi kız.''Şey...Evet,hem de çok''diye kekeledi Jamie.''Kimsin sen?''pat diye sordu.''Bunu sana söyleyemem.Senin bulman lazım.Sadece şu kadarını söyleyebilirim:Senin Ölüm Meleğinim.'' ''Leia,şey ben çok yorgunum,sonra konuşuruz.''diye odadan çıktı.Kız hiç birşey söylemedi.Öylece arkasından baktı kaldı.Oysa onu tanımasını ne kadar çok istiyordu.Evet hayatında ki gerçeklerden hiç bahsetmedi.Çok farklıydı o.Uzun zamandır vardı hayatta Leia.Aslında bazen Çin Prensesi Lorene,köylü kızı ece,ya da bir kurtarıcı oluyordu.Hayatının gizemiydi bu,kimseye söylemezdi.Ama Jamie farklıydı.Onu önemsiyordu.Padme'yi seviyordu.Padme,Jamie'nin kurtarıcısı ,Ölüm Meleği.Ama artık Leia'ydı o. O gece kehaneti bozup Leia'ya dönüşmüştü.Gerçekten seviyorsa fark edecektir...diye düşündü.Jamie'nin aklında dönüyordü kelimeler:Ölüm Meleği, Kehaneti bozdu, Sen kazandın...Ne demekti bunlar?Bir solukta odadan çıktı.Leia piyanonun başındaydı.''O gece Padme öldükten hemen sonra ortaya çıktın ve ona çok benziyorsun.Ne demek bu?''diye sordu Jamie.İrkilen Leia ,''Ölmedi yanılıyorsun!''diye çıkıştı Jamie'ye.Boğulacağını hissediyordu Jamie.Ne demekti ölmedi?Ölmediyse neden bu kadar acı çekiyordu Jamie? Jamie 'nin yanıt vermediğini gören Leia sözlerine devam etti''Tanrı aşkına ,Jamie ba..'' ''Bana onun ağzıyla neden konuşuyorsun?Ne kadar acı çektiğimi görmüyor musun?''diye patladı birden.''Bana bak!Gözlerime,yalvarırım sana''öyle yumuşak konuşuyordu ki Jamie gözlerine baktı.''Padme''diye haykırdı Jamie.''Hayır Leia ,artık Leia''dedi Leia.''Nasıl artık Leia.Yani...Gözleri yaşardı Leia'nın.''Evet'' ''Nasıl evet'' sesi titriyordu Jamie'nin.''Neden! Bunca zamandır nasıl acı çektiğimi görmedin mi?Nasıl söylemezsin, nasıl?''ikisi de ağlıyordu şimdi.''Söyleyemezdim kehaneti bozmamın tek nedeni bu, senin fark etmendi.''bu sözlerle daha da hıçkırdı Jamie.''Yani ölmedin'' ''Öldüm yani bedenim öldü ve bu bedende doğdum.'' ''Ben çok önceden varım bu dünya da. Hep bir çok kişinin bedeninde doğdum ama bu sonuncusu çünkü ne zaman bunu bilirsem ömrümün son hayatındayım demek''Jamie 'nin kafası çok karışmıştı.Ne yapması gerkirdi?Padme ölmemişti ya da yeniden hayat bulmuştu.Yüzü çok ifadesizdi,ne düşündüğü anlaşılmıyordu.''Üzgünüm!Hem de çok''dedi Leia.''Sana bu kadar acı çektirmemeliydim.Çok üzgünüm artık bitti,bu kadar.''perişan bir halde odadan çıkmaya hazırlanıyordu Leia.''Ne yapıyorsun sen?Nereye gidiyorsun?''hıçkırıklar azalmış yaşlar yanaklarından süzülüyordu Jamie'nin.''Sana yeterince üzüntü verdim hayatından çıkıyorum''boğazında birşey varmış gibi konuşuyordu.''Ne?Hayır!Seni yeterince kaybetmedim mi?Olmaz''delirmiş gibi bakıyordu kızın yüzüne.''Yani gitmemi istemiyor musun?'' ''Seni bir daha kaybetmek mi ahh Pa..Leia hayır buna bir daha dayanamam'' ''Jamie''Leia bunu duyduğuna inanamıyordu ,hıçkırıkları daha da arttı.Jamie Leia 'ya yaklaştı.Yanağını okşayarak;''şişttt..Geçti''deyip sımsıkı sarıldı.''Seni bir daha kaybetmeyeceğim,yanımdan bile ayırmayacağım.Hemen evleneceğiz''dedi buruk bir gülümsemeyle.Gülümsemesine karşılık vererek ''Bunun için büyümemi bekleyeceksin''dedi Leia.''Sahiden kaç yaşındasın'' ''Ondört'' kısık bir kahkaha attı Jamie.''Hayır tatlım!Bu bile mazeret olamaz''Şu an bildikleri tek şey vardı o da ne pahasına olursa olsun birbirlerinden bir daha ayrılmayacaklardı.